Telefon: 05324790387 ---------- Adres: Feneryolu Mahallesi Bağdat Caddesi Bayrak Çıkmaz Sokağı No: 1/6 (Beyaz Köşk) Kadıköy-İstanbul
MERHABA!
Ben Murat Hoca; İngilizce Edinim UzmanıyımFTS, Doğal Yaklaşıma dayanan kendine özgü teknikleriyle en yaygın kullanılan kelime ve yapıların anlaşılır ve eğlenceli biçimde tekrar edilmesi yoluyla İngilizce'yi edinmenizi kolaylaştıran bir yöntemdir.
Biliyorum, bu ünvan size yeni ve tuhaf geliyor. Ama yıllardır hepimizin tezgahından geçtiği ve hâlâ geçmekte olduğu verimsiz yaklaşım ve yöntemlerden kendimi ayırmak için bu ünvanı kullanıyorum...
Devamını Okuyun ➡️
Uzun yıllar üniversitelerde İngilizce eğitimi vermiş, daha sonra yine üniversitede İngilizce olarak sosyal bilimler okutmuş olan bir öğretim görevlisiyim. İstanbul Teknik Üniversitesi, Marmara Üniversitesi, Yeditepe...
Devamını Okuyun ➡️
İngilizce öğretmenliği bölümünde öğrenciliğimden itibaren özellikle Türkiye’de insanların akıcı İngilizce konuşamama problemini kendime dert edindim. Yukarıda sözünü ettiğim üniversitelerin dil okullarında...
Devamını Okuyun ➡️
Çok sayıda derleme ve uyarlama öykü kitabı hazırladım, aynı zamanda özgün hikayeler kaleme aldım; bu öykü kitapları yıllardan beri her yaştan okuyucunun beğenisine mazhar oldu...
Devamını Okuyun ➡️
Yaygın İngilizce öğretim sistem ve yöntemlerinde konuşma üzerinde en az durulan ve en az çalışılan beceri durumundadır. Halbuki, içinde yaşadığımız çağ İngilizce’yi en çok konuşarak kullanma ihtiyacımızı öne çıkarmaktadır. FTS derslerinde yüzde 90-95 oranında İngilizce konuşulur. Ve sadece öğretmen değil, öğrenciler de konuşur. Hem de rahatça, eğlenerek ve iletişim kurmak için. Öğrenciler sınıfta çalışılan öyküleri kitap formatında bireysel olarak okuyarak hem doğal tekrarı sağlarlar, hem de yeni kelimelerin öğrenirler.
İlk dilimizi yani anadilimizi diğer insanlarla iletişim kurmak amacıyla, bilincinde olmadan konuşmaya başladık. FTS, İngilizce derslerinde öğrencilerin ilgisini ve merakını canlı tutan öykülerle bu süreci yeniden üretmeye dayanır. Bir FTS grubu, “Sınıfta ders işliyoruz” duygusundan çok “Komik ya da ilginç bir öyküyü birlikte anlatıyoruz” atmosferinin egemen olduğu bir yerdir. FTS grubu, İngilizce’yi anadilini öğrenir gibi öğrenir; önce anlayarak, sonra pekiştirerek ve daha sonra yeniden üreterek, yani konuşarak.
Çağdaş dil öğretim yöntemi teoride öğrenci merkezlidir. Ancak ders kitapları ve müfredat oluşturma zorunluluğu, aslında merkeze kitabı ve her hafta yetiştirilmesi gereken ders müfredatını yerleştirir. Öğretmen, “Ben konuyu anlattım; anlayanlar anladı, anlamayanlar olduysa bu onların sorunu!” demek zorunda kalır. FTS, her adımda öğrenciyi merkeze koyar ve bir mesaj veya o mesajın anlaşılması ve ifade edilmesi gereken bilgi içselleştirilmeden yeni bir mesaja veya bilgiye geçmez. FTS dil rehberi, o mesaj öğrenciler tarafından içselleştirilinceye kadar özel tekniklerle tekrarlamaya devam eder.
Yaygın dil öğretim sistemlerinde, öğrenci bir nedenle sınıftaki temponun uzağında kalmışsa derslerden ve aktarılan bilgilerden daha da fazla kopar, kendisini kaybolmuş ve başarısız hisseder. Bu boşluk onun İngilizce öğrenme motivasyonunu yaralar. FTS yöntemi, esas aldığı Doğal Yaklaşım gereği, asla öğrenciye anlamadığı bir düzeyde bilgi aktarımı yapmaz, ya da anlamadığı bir mesaj aktarmaya çalışmaz. O yüzden, “i+1” şeklinde formüle edebileceğimiz bir yol izler. Yani öğrencilerin mevcut düzeyini adım adım arttıracak bir yol. Hem anlayabilecekleri hem de ilgilerini çeken girdilerle, asla “Anlayamıyorum” duygusu yaşamaz kaybolmuş veya başarısız hissetmezler.
Doğal Yaklaşım’ın kurucusu S. Krashen, kaygı ve stres düzeyi arttıkça dil edinim sürecinin o denli sekteye uğrayacağını belirtir. Kendi anadilimizi kullanırken bile gergin durumlarda sıkıntı yaşadığımızı düşünürsek, bu gerçek yabancı bir dil için fazlasıyla geçerlidir. FTS yönteminde, dil rehberi ilginç öyküler aracılığıyla eğlenceli ve sıcak bir ortam tesis eder ve öğrencilerin öykünün cazibesine, ortamın sıcaklığına ve iletişim heyecanına kapılarak yabancı dil öğrenme kaygısını yenmesine yardımcı olur. Bu özgüven dil edinme sürecini çok daha verimli ve etkin hale getirir.
Alışılmış dil öğretim yöntemlerinin çoğunlukla sıkıcı bilgi aktarımının aksine, FTS öğrencilerin ilgi ve meraklarına seslenen öyküler, öykülerdeki ilginç ve tuhaf karakterler FTS derslerini eğlenceli kılar. Yanısıra, öykülerdeki karakterlerin canlandırılması ve öykülerdeki komik olaylar öğrencilerin dersin nasıl geçtiğini anlamamalarına yol açar. FTS, bir dili öğrenme/edinme sürecinin sanıldığının aksine sıkıcı ve zor bir süreç değil, oldukça eğlenceli ve keyifli bir süreç olduğunun ispatıdır! Öykülerin büyüsü ve iletişimin cazibesi yaşları ne olursa olsun öğrencilerin İngilizce’yi farkında olmadan edinmesinin yolunu açmaktadır.
Ders İşlemiyor, Sohbet ediyorduk
Hocamız tam da ihtiyaç duyduğum iş hayatına ilişkin kelimeleri ve deyimleri enteresan senaryolarla işledi. Bana sorsanız, ders işlemekten çok sohbet ediyorduk, ama ilginçtir, çoğu aklımda kalıyordu
Öğrenci
İngilizce Öğreniyor Değil
FTS yönteminde, hocamızla birlikte benim çok sevdiğim bir öyküyü işledik. İngilizce öğreniyor gibi değil de, öyküyü tartışıyor gibiydik. Gramer hatalarım da yavaş yavaş düzeldi. Herkese tavsiye ederim.
İş Adamı
Stresi Aşabilmeyi Sağlıyor
Öncelikle, gramerim çok iyi, fakat konuşurken aşırı derecede zorlanıyorum diyenler için, öğrenci odaklı, çok doğal bir yöntem. Konuşmanın yanında, yazma, okuma ve dinleme yeteneklerinizin de gelişmesine yardımcı olan bir teknik. İlk dersten itibaren, çok basitten zora doğru gelişen soru-cevap tekniğinin kullanılması yoluyla, öğrenci öğrenme sürecinde aktif olmaya özendirilmekte. Bu sayede, yabancı dil konuşurken, özellikle öz güven problemi olup, stres yaşayan kişilerin, bu ruh hallerini kolaylıkla aşmaları sağlanmakta.
Akademisyen
İngiltere'deki Okullardan Daha Verimli
Ben İngiltere’de dil okuluna da gittim. Ama bu yöntemin bana o okuldan daha fazla faydalı olduğunu, daha verimli olduğunu söyleyebilirim.
İş Kadını
Farkında Olmadan Dil bilgim İyileşti
Ders sırasında gerçekleştirdiğimiz konuşmalar, dilbilgisi becerilerimi farkında olmadan iyileştirmeme yardımcı oluyor. Bu gelişim ve öğrenme sürecinin en güzel tarafı ise bunları doğal bir şekilde fark etmeden yaşamak. Sizin rehberliğinizle, sadece derslerde değil, günlük yaşantımda da bu kazanımları kullanarak dil becerilerimi geliştirmeme olanak tanıdığınız için teşekkür ederim.
Yönetici Mühendis
Vakit Sorunu Olanlar İçin Başarılı Bir Sistem
FTS tamamen hayal ürünü anlık hikayeler üzerinden konuşturmaya dayalı, tekrar sayısı ile bilinç altına oturtarak öğretmeyi hedefleyen eğlenceli bir eğitim sistemi. İş hayatına atılmış, vakit sorunu olan kişiler için çok başarılı pratik bir sistem. Ders almış biri olarak kesinlikle tavsiye ediyorum.
İş Adamı
Biliyorum, bu ünvan size yeni ve tuhaf geliyor. Ama yıllardır hepimizin tezgahından geçtiği ve hâlâ geçmekte olduğu verimsiz yaklaşım ve yöntemlerden kendimi ayırmak için bu ünvanı kullanıyorum. Ben bildiğiniz öğretmenlerden değilim. İtiraf ediyorum, çalıştığım kurumlarda mecburen ders kitapları üzerinden sıkıcı ve verimsiz yöntemleri ben de uyguladım. Ama daha doğal, daha verimli ve daha kısa bir yol için yollar aradım.
FTS, işte bu yeni yolun simgesi. Ben, ana dilimizi nasıl öğrendiysek başka bütün dilleri de aynı şekilde öğrenebileceğimiz anlayışına dayanan bir yöntem uyguluyorum. Bu yöntem, en çok ihtiyaç duyduğunuz şeye, akıcı konuşma becerisine sesleniyor. Dilbilgisi, kelime bilgisi vs. gibi alanları diğer yöntemlerden çok daha etkili ve eğlenceli biçimde içselleştirmenizi sağlıyor.
Bir dili öğrenmek, bilinçli bir şekilde o dille ilgili bilgileri almaktır. Bu süreçte bilgi sahibi olursunuz, ama konuşmakta zorluk çekersiniz. Bir dili edinmek ise, öğrendiğinizin farkında olmadan, o dili araç olarak kullanarak anlama odaklanmak ve süreç sonunda rahatça kendinizi ifade edebilmektir. Biz anadilimizi edindik, öğrenmedik.
Bir İngilizce edinim uzmanı olarak, size özel öyküleme teknikleri kullanarak, İngilizce’yi edinmenizi hedefliyorum.
Uzun yıllar üniversitelerde İngilizce eğitimi vermiş, daha sonra yine üniversitede İngilizce olarak sosyal bilimler okutmuş olan bir öğretim görevlisiyim. İstanbul Teknik Üniversitesi, Marmara Üniversitesi, Yeditepe Üniversitesi ve Galatasaray Üniversitesi gibi kurumların dil okullarında ve kurslarında görev aldıktan sonra şu anda inandığım bir yaklaşım ve yöntemle ülkemdeki insanların İngilizce edinme sürecinin kolaylaşması için bağımsız bir şekilde çalışıyorum.
İngilizce öğretmenliği bölümünde öğrenciliğimden itibaren özellikle Türkiye’de insanların akıcı İngilizce konuşamama problemini kendime dert edindim. Yukarıda sözünü ettiğim üniversitelerin dil okullarında ve özel ya da üniversiteye ait dil kurslarında çalışırken dikkatimi çeken şey, konuşma becerisinin neredeyse tamamen ihmal edilmesiydi.
Sınıf öğretmenlerinden sonra en fazla sayıda (100 binden fazla) öğretmen İngilizce alanında görev yapıyor. Gelgelelim, bu kadar zaman, emek ve para harcandığı halde insanlar bu dili akıcı biçimde konuşamıyor.
Bu kaygılarla, adına kısaca FTS dediğim ve birkaç yıldan beri uyguladığım yöntemin hem mevcut yöntemlerden daha etkili, hem daha eğlenceli ve daha doğal olduğunu gözlemledim. FTS yönteminin ne olduğu, diğer yöntemlerden hangi noktalarda ayrıldığı ve onlardan daha üstün olduğu ile ilgili bilgileri bu sitede bulabilirsiniz.
Çok sayıda derleme ve uyarlama öykü kitabı hazırladım, aynı zamanda özgün hikayeler kaleme aldım; bu öykü kitapları yıllardan beri her yaştan okuyucunun beğenisine mazhar oldu. FTS yöntemini etkin biçimde uyguluyor olabilmemin en önemli nedenlerinden birisi, sanırım, bu öykücü yönüm.
FTS, bütün dillerin edinilmesinde evrensel kural olan anlaşılır girdi ve tekrar sürecini, circling, triangling ve description teknikleriyle gerçekleştirir.
Bunları yaparken her zaman dili öğrenmeyi/edinmeyi amaçlayan öğrencilerin seviyesini akılda tutar. O nedenle hızlı ilerlemeyi değil, öğrencilerin düzeyine en uygun yavaşlıkta ilerlemeyi hedefler. Öğrencilerin kaybolmuş ve konuşulanları anlamıyor hissetmesini asla arzulamaz. Bu yüzden, sık sık grup üyelerinin anlayıp anlamadıkları denetlenir.
Gramer kuralları ya da dilbilgisi kendisi için değil, üzerinde çalışılan cümlenin/mesajın anlaşılması için çok kısa bir süre için kelime bilgisi olarak sunulur (pop-up grammar) ama asla detaylı bir gramer çalışması yapılmaz. Amaç belli bir mesajın anlaşılmasını sağlamaktır.
Kişiselleştirme (personalization) FTS’nin olmazsa olmaz ilkelerinden birisidir. Öykünün, yani mesajın akılda kalması ilgi çekmesine, bu ise dil grubunun kişisel ilgi, merak ve eğilimlerine hitap etmesine bağlıdır. FTS uzmanı o yüzden grubunu tanımak ve onların ilgisini çekecek öyküler inşa etmek durumundadır.
FTS, Fluency through Stories, yani Öyküler Aracılığıyla Akıcılık yöntemi dilin, matematik ya da tarih gibi formüller şeklinde ezberlenerek öğrenilen bir şey olmadığı, sezgisel biçimde özümsenerek edinilebilecek bir şey olduğu anlayışına dayanır. O yüzden kelime ezberleme veya gramer kuralı öğretmeye dayanmaz. Ders kitabı yoktur. Müfredatı öğrencilere dayanır. Onların ilgisini çeken, keyif veren ilginç öyküler aracılığıyla anlamı yani mesajı önceler. İngilizce, amaç olmaktan çıkarak öykü üzerine konuşmanın bir aracı haline gelir. Öğrencilere anlamlı bir bağlam sunan öyküler sayesinde İngilizce kelimeler, yaygın yöntem ve tekniklerden kat kat daha fazla akılda kalır. Bağlamı içinde ve anlamlı bir şekilde tanıştığı, duyduğu ve kullandığı kelimeleri öğrenciler çok daha iyi şekilde hatırlayabilirler.
Bir dilin gramerini öğrenerek o dili edinemezsiniz. Ama bir dili edindiğinizde o dilin gramerini de öğrenmiş olursunuz. FTS, kendisine özgü ilginç ve eğlenceli tekrar teknikleri sayesinde, anlamlı mesajlar alıp verirken en yaygın kelime ve yapıların tekrarlanması sonucunda, öğrencilerin fark etmeden gramer kurallarını da içselleştirmesini sağlar. Kendi anadilimizde teknik terimleri (özne, yüklem, tümleç, edat, isim tamlaması vs. gibi) bilmediğimiz halde, kulağımıza ya da gözümüze hangi cümlelerin dilbilgi açısından doğru ya da yanlış geldiğini hissederiz. Gramer kurallarını geleneksel yöntemlerden daha başarılı bir şekilde anlaşılmasını kazanılmasını sağlamakta ve bunu grameri merkeze koymadan, mesajın anlaşılması çerçevesinde gerçekleştirmektedir. FTS sayesinde, gramer kurallarını ezberleyerek değil, anlamlı ve ilginç tekrar sayesinde, sezgisel biçimde içselleştirebilen öğrenci, anadilinde olduğu gibi o kuralları farkında olmadan kullanmaktadır.
Tıpkı ilk öğrendiğimiz anadilimiz gibi, bütün dillerin öğrenilmesi tekrara dayanır. FTS bu tekrarı, kendine özgü tekniklerle sıkmadan ve eğlenceli bir sürece dönüştürür. FTS derslerinde öğrenciler İngilizce’yi bir araç olarak kullandıkça, onu sezgisel olarak öğrenmeyi yani edinmeyi başarır.
FTS yönteminde “öğretmen” aslında bir öykücüdür. Öğrencilerin ilgi, merak ve kişiliklerini göz önüne alarak onların ilgisini çekecek ve onların da katkıda bulunduğu öyküler ve karakterler inşa eder. Bunu yaparken öğrencilerin herşeyi yüzde yüz anlaması esastır. Özel tekniklerle, öğrenciler ilk dersten itibaren İngilizce’yi akıcı bir şekilde mikro düzeyde konuşmaya başlarlar. Süreç sonunda öğrenciler farkında olmadan rahatça konuşabildiklerini görürler. Bunun nedeni, FTS uzmanları gramer açısından doğruluğun değil, anlamlı mesajın önemli olduğunu düşünür. Öğrenciler de bu sayede gerginlik ve stres yaşamadan anlama odaklanır ve akıcı konuşmanın önündeki en büyük engellerden birisi olan biçimsel doğruluk ve hatasız konuşma kaygısı ortadan kalkar.
FTS, 1980’li ve 1990’lı yıllarda yabancı dil edinimi konusunda çığır açan bir teori ortaya atan Stepen Krashen’in “Doğal Yaklaşım”ına dayanmaktadır.
Doğal Yaklaşım, bütün dillerin aynı şekilde edinildiğini vurgular. Yani, anadilimizi nasıl öğrendiysek, nasıl aynı kelimeleri ve cümleleri defalarca duyduktan ve onları anladıktan sonra onları konuşabilir hale geldiysek ve anadilimizi gramer eğitimi görmeden mükemmel bir şekilde kullanabiliyorsak, başka dillerin de benzer bir yolu izlemesi gerektiğini belirtir.
Doğal Yaklaşım’ın bir gereği olarak, öğretmen aslında bir dil ebeveyni gibidir, öğretmen değil! Bir şey öğretmeye çalışmayan; öğrencilerle bir mesajı (ilginç bir öyküyü) paylaşmaya çalışan; bu öykü vasıtasıyla öğrencilerle iletişim kuran; onlara öyküyle ilgili sorular soran ve onlara roller vererek öyküyü canlandırmalarını isteyen bir kişidir.
FTS uzmanı, öğrencilerinin gözünün içine bakarak anlayıp anlamadıklarını kontrol eder. Sabırla, şefkatle ve ilgi çekici bir şekilde mesajı tekrar eder.
FTS uzmanı, öğrencilerin hatalarını düzeltmek yerine onların akıcı bir şekilde kendilerini ifade edebilmelerini amaçlar. Tıpkı anadilimizi öğrendiğimiz gibi, yabancı dili öğrenirken de dinledikçe ve okudukça hem telaffuz hem de gramer hatalarımız gittikçe azalacaktır.
Çevrenizdeki kişilerden sık sık duyduğunuz veya sizin de söylediğiniz sözdür: “Ben İngilizce’yi öğrenemiyorum.” Bu, genelde yabancı diller özelde İngilizce ile ilgili üzücü bir duygusal durumun ifadesidir. Yaygın yöntemlerin albenili kitapları, materyalleri ve kendini beğenmişliği karşısında, insanlar kendisini yetersiz veya yeteneksiz zannetmektedir.
Halbuki, bir kişi kendi anadilini mükemmel bir şekilde öğrenmiş/edinmişse ve konuşabiliyorsa bu onun dil öğrenme/edinme yeteneğinde sorun olmadığını; sorunun ancak ve ancak izlenen yetersiz ve etkisiz yöntemlerde olduğunu gösterir.
Mevcut sistemler ve yöntemler, maalesef, müfredat yetiştirme kaygısıyla hareket etmekte, bir kitabın bölümlerini peş peşe öğrencilere sunarak ve o anlık eksik de olsa anlamalarıyla yetinmektedir. Öğretmen öğrencilerin başını döndürecek kadar hızlı ilerlemekte, öğrencilerin büyük kısmı hızla ilerleyen öğretmenin arkasından ümitsizce bakar hale düşmekte, sonunda ümidini kaybedip sorunun kendisinde olduğunu sanmaktadır.
Sorun öğrencide değil yaygın İngilizce öğret(eme)me sistem ve anlayışındadır!
FTS, herhangi bir ders kitabını değil doğrudan doğruya öğrenciyi esas almaktadır. Öğrenci bir cümleyi anlamamışsa veya konuşamıyorsa bunun sorumlusunun öğrenci değil, öğretmenin o cümleyi yeterince tekrar etmemiş olduğu anlamına gelir.s
FTS, öğrencinin özgüvenini yükselten, stres ve kaygısını minimum düzeye indiren bir yöntemdir!